Vogue Eyewear, global bir marka olarak ilk kez lokal bir isimle çalışma kararı alıyor ve seni seçiyor. Bu nasıl bir duygu?
Eski ve uluslararası bir markanın yüzü olmak harika bir duygu. Özellikle reklam yüzü olduğum ürün vazgeçemediğim bir parça olan güneş gözlüğü olduğu için çok şanslıyım! Kıyafet seçerken güncel olanla klasik olanı birleştirmeyi çok seviyorum ve bu yönüyle de marka benim tarzımla çok uyumlu çünkü Vogue’da klasik, modern, vintage görünümlü çok fazla seçenek olduğundan aradığımı kolayca bulabiliyorum.
Artık uluslararası bir üne sahip olan ‘Ece Sükan’ stiline dair ip uçları istesek?
Benim genel anlamda kendime ait ‘organize bir kaosum’ ve evimde buna eşlik eden üzeri çeşit çeşit gözlüklerle dolu bir büfem var. Tek bir gözlükle, parfümle, ya da renkle hayatımı sürdüremem. Bu mesleğimin getirdiği bir durum da olabilir. Nasıl ki styling’de kollarını farklı katlayarak gömleğe alışılmışın dışında bir form verebiliyorsak ya da bir kişiyi herkesin alıştığı görüntüsünden farklı bir haliyle göstermeye çalışıyorsak bunu kendimde de yapıyorum ve bundan keyif alıyorum.
‘Asla vazgeçemem’ dediğin gözlük modelleri var mı?
Dediğim gibi kıyafette de aksesuarda da değişiklik yapmayı, birşeye saplanıp kalmamayı seçiyorum ama vintage merakımdan dolayı eski gözlüklerimden asla vazgeçemediğimi itiraf edebilirim.
Artık güneş gözlüklerinde neredeyse tüm sınırlar kalktı ve zamansız oldular. Bu konuda ne düşünüyorsun?
Eskiden ‘Kapalı alanda gözlük mü takılır? Artist misin?’ şeklinde tepkiler alırdık, kışın pek fazla gözlük kullanılmazdı. Şimdi böyle bir şey gerçekten de yok ve bu durumdan çok memnunum!
Mutsuz olduğunda ya da kötü hissettiğinde genelde ne giyersin?
Birçok insanın aksine renkli giyiniyorum. Çok depresif kapalı havalarda renk giyerek modumu değiştirmeyi tercih ediyorum.
Aracımı Kiraya Vermek İstiyorum
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder